Haber

‘Deprem bölgesindeki çocuklar tahliye edilerek yakınlarına teslim edilmeli’

Nur Kaplan

ANKARA – Merkez üssü Maraş olan ve 11 ili yerle bir eden iki büyük depremin üzerinden iki hafta geçti. On binlerce binanın yıkılmasına ve 42 binden fazla kişinin ölümüne neden olan depremler, kamu binalarının yanı sıra cezaevlerini de etkiledi.

CEZAEVİNDEKİ ÇOCUKLAR İÇİN ADALET BAKANLIĞINA ÇAĞRI

Sivil Toplum Derneği’nin Ceza İnfaz Sistemi’ndeki açıklamasına göre 17 bin 600 tutuklu beyin sarsıntısından doğrudan etkilendi. Depremin yol açtığı yıkımı en çok hisseden kümelerden biri de çocuklar oldu. Ayrıca cezaevlerindeki çocuklara ilişkin bilgilerin yetersiz olduğu belirtilerek Adalet Bakanlığına davetler yapılmaktadır.

Ceza İnfaz Sistemi (CISST) Cezaevindeki Çocuklar Tematik Alanında Sivil Toplum Derneği Temsilcisi Cansu Şekerci, deprem bölgesinde cezaevlerinde bulunan çocukların hakları ve analiz önerileri hakkında konuştu.

‘DEPREM BÖLGESİNDE TUTULAN ÇOCUK SAYISI BELLİ DEĞİL’

Deprem bölgelerinden Diyarbakır ve Hatay’da iki kapalı çocuk cezaevi ile Elazığ’da ‘Çocuk Eğitim Merkezi’ bulunduğunu söyleyen Cansu Şekerci, bölgedeki cezaevlerinde kalan çocuk sayısının net olmadığını belirtti. Eğitim Evi’nde kalan çocukların ‘Covid-19 izni’ nedeniyle kurum dışında kaldıklarını belirten Şekerci, Diyarbakır ve Hatay’da çocukların beyin sarsıntısı nedeniyle cezaevine girdiklerini söyledi.

“Çocuklar sadece çocuk cezaevlerinde değil, bazı durumlarda yetişkin cezaevlerinin çocuk koğuşunda da tutuluyor. Bölgedeki cezaevlerinde bu çocukların dağılımını bilmiyoruz. 0-6 yaş arası çocuklar da hangi cezaevinde olurlarsa olsunlar annelerinin yanında tutuluyorlar. Kız çocukları için de belirtmek gerekir ki kız çocukları kapalı çocuk cezaevlerinde değil, kadın cezaevlerinin çocuk koğuşunda tutuluyor.”

‘ADALET BAKANLIĞI ÇOCUKLAR HAKKINDA BİLGİ VERMELİ’

Depremin ardından Hatay T Tipi Kapalı İnfaz Kurumu’ndaki bazı hükümlü ve tutukluların koğuşları ateşe verdiği, jandarmanın müdahalesi sonucu 3 tutuklunun hayatını kaybettiği belirtildi. Adalet Bakanlığı’nın çocukların kaldığı cezaevlerinde olası şiddet ve firarlara ilişkin bilgileri de paylaşması gerektiğini belirten Şekerci, “Deprem sonrası çocuklar hakkında sağlıklı ve şeffaf bilgilendirmeyi, ailelerin, sivil toplumun ve kamuoyunun bilgilenmesini önemsiyoruz. düzenli ve sağlıklı bilgiye erişimi vardır. Bakanlığın bu konuda çalışması gerekiyor” dedi.

Cansu Şekerci Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CISST) Cezaevindeki Çocuklar Tematik Alanı Temsilcisi Cansu Şekerci

‘DEPREM BÖLGESİNDEKİ ÇOCUKLAR TAHLİYE EDİLMELİ’

Şekerci, çocuk cezaevleri ile ilgili bugüne kadar yapılan tek açıklamanın ‘Hatay Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki çocukların ‘Kavak Çocuk Kapalı Cezaevi’ne nakledilmesi olduğunu söyledi. bölgede. :

“Çocukların başka cezaevlerine nakledilmesi, depremin fiziki tahribatını önlemek için bir tedbir olarak görülebileceği gibi, aynı zamanda çocukların bölgedeki ailelerinden uzaklaştırılması anlamına da gelmektedir. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye göre çocukların hapsedilmesi başvurulacak en son çare ve en kısa süre iken, böyle bir afet karşısında alıkonulan çocukların tahliye edilerek yakınlarına teslim edilmesi gerekmektedir. Bölgeden uzaklaştırılmak yerine inançlı bir şekilde.”

‘ÇOCUKLAR GÜVENLE YAKINLARINA VERİLMELİ’

Cezaevlerindeki çocuklara gerekli psikolojik ve sosyal güçlendirme sağlanarak ulaşılması gerektiğini belirten Şekerci, çocukların yakınlarıyla iletişime geçmesinin değerli olduğuna değindi. Şekerci, “Çocuğun talepleri ve ihtiyaçları ne olursa olsun, telefon edecek parası olsun ya da olmasın, düzenli ve sağlıklı bir iletişimin ücretsiz sağlanması gerektiğini” belirterek, dışarıdaki çocukların yakınlarından endişe duyduğunu söyledi. Şekerci, “Bu endişenin giderilmesi için idarelere ve çatı kurum olarak Adalet Bakanlığı’na ciddi bir koordinasyon sorumluluğu düşüyor” dedi.

“CİSST olarak faaliyet alanımızın bir parçası olduğumuz Çocuk-Afet Sivil Uyum Grubu, Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumlara misyonlarını hatırlatan ve alanı görünür kılan bir dizi talep ve davette bulundu. Cezaevindeki çocukların ehliyetlerinin sağlanması gerekliliğinin yanı sıra tutuklu çocukların tutukluluk hallerinin sona erdirilmesi, anneleri ve tutuklu çocukların anneleri hakkında alternatif tedbir ve infaz usullerinin uygulanması gerektiğini de vurguluyoruz. Bu nedenle tutukluların avukatlarına, bu çağrıyı kendilerine iletecek kanalları olan barolara; Çocuklar için tutuklama kararı veren hakimlere ve bu çağrıyı kendilerine iletecek kanallara sahip olan Hakimler ve Savcılar Kuruluna, çocukların sadakatle serbest bırakılarak yakınlarına teslim edilmesini hatırlatıyoruz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu